Yazar "Baykara, Rabia Aydogan" seçeneğine göre listele
Listeleniyor 1 - 5 / 5
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
Öğe Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu (ÇÖZGER) Almak Üzere Sağlık Kuruluna Başvuran Hastaların ÇÖZGER Yönetmeliğine Göre Hareket Gelişim Alanının İncelenmesi: Kesitsel Bir Araştırma(2022) Baykara, Rabia Aydogan; TAŞ, Nevsun Pıhtılı; Tasci, IremHastanemize çocuklar için özel gereksinim raporu (ÇÖZGER) almak\rüzere başvuran hastaların; demografik özellikleri, hareket gelişim alanı ile ilgili tanı dağılımları ve sağlıkla ilgili özel gereksinimlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve\rYöntemler: Sağlık kuruluna ÇÖZGER almak amacıyla başvuran, 472 hasta retrospektif olarak incelendi. Hastaların cinsiyet, yaş, özel gereksinim durumu, başvuru nedenleri ve hareket gelişim alanına ait veriler kaydedildi. Tüm lokomotor sistem için hareket\rgelişim alanı, romatolojik hastalıklar alanı, kalıtsal doğmalık hastalıklar alanı, metabolizma alanı ve sinir sistemi alanındaki etkilenme kaydedildi. Bulgular: Sağlık kuruluna\rbaşvuran hastaların %39’u (n=184) kız, %61’i (n=288) erkek cinsiyetteydi. Özel gereksinim alanı değerlendirmesinde hareket gelişim alanında %40,1 (n=189) oranında\rhasta vardı. Bu alanda en fazla serebral palsi tanılı hasta oranı %18,4 (n=87) idi. Bunu\rsırasıyla %5,2 (n=25) ile motor fonksiyonlarda özel gelişimsel bozukluk, %1,2 (n=6) ile\rbrakial pleksus hasarı, %1,4 (n=7) ile parapleji izlerken, konjenital diğer malformasyonlar/sendromlar; spina bifida, tethered kord sendromu, skolyoz, artrogripozis multipleks konjenita tanılarında %13,5 (n=64) oranında hastada vardı. Hastaların özel\rgereksinim düzeyi en çok özel koşul gereksinim var %39 (n=188) şeklindeydi ve\r%91,3’ünün (n=431) özel gereksinim ihtiyacı vardı. Özel gereksinim düzeyi kızlar ile\rerkekler arasında farklıydı (p<0,023). Sonuç: Çocukluk çağının işlevleri, etkinlikleri\rve sosyal yaşamdaki özel gereksinimlerinin doğru belirlenmesi çok önemlidir. Hareket\rgelişim alanı, psikiyatrik hastalıklardan sonra en çok etkilenen gelişim alanıdır (%40,1)\rve fonksiyonel kullanımının sağlanması, büyüme gelişme çağındaki çocuklarda kritik\röneme sahiptir, ayrıca erişkinlerden farklı bir disiplinle yaklaşım gerektirir. Konuyla\rilgili hekimlerin ÇÖZGER’in bu alanında bilgi sahibi olması hem rehabilitasyon hem\rde sosyal destek gereksinimi açısından önemlidir.Öğe Comparison of the effects of conventional physiotherapy and proprioception exercises on pain and ankle proprioception in patients with lumbar radiculopathy(2022) Deniz, Şenol; Erdem, Cumali; Canbolat, Mustafa; Toy, Seyma; Karatas, Turgay; Baykara, Rabia Aydogan; Ozbag, Davut; Akyurek, GokcenBACKGROUND: Lumbar radiculopathy is characterized by a significant amount of backache causing loss of workforce and is a significant health problem frequently seen in the general population. OBJECTIVE:The purpose of this study was to compare the effects of conventional physiotherapy (CT) and proprioception exercises (PE) on ankle proprioception and lumbar pain between patients with lumbar radiculopathy and a healthy control group. METHODS:In this randomized clinical trial, 89 patients referred to the Physical Medicine and Rehabilitation outpatient clinic were selected through convenience sampling. They were randomly assigned to three groups: CT (n= 27), PE (n= 31), CT&PE (n= 31). Thirty healthy volunteers were included in the study as the control group. Proprioception measurements were made with an isokinetic dynamometer at 10? dorsiflexion (DF), 11?, and 25? plantarflexion (PF) angles. Lumbar pain was assessed by using the Numerical Pain Rating Scale (NPRS). The data were analyzed by IBM SPSS Statistics version 22.0 via the Kruskal-Wallis and Mann-Whitney U tests. RESULTS: There was a statistically significant difference between the groups in terms of ankle proprioception and NPRS measurements in post-treatment evaluations (p< 0.05). Statistically significant differences were found between CT and PE groups and CT&PE and control groups. There was no statistically significant difference in comparing CT and PE groups and CT&PE and control groups within themselves (p> 0.05). CONCLUSION: The combined use of CT and PE is an effective method that can be used in the clinic to reduce angular differences in ankle proprioception which is one of the primary factors of balance and coordination and lumbar pain.Öğe FİBROMYALJİ SENDROMUNDA KİNEZYOFOBİ: OBEZİTE, AĞRI ŞİDDETİ, YÜKSEK HASTALIK AKTİVİTESİ İLİŞKİSİ(2022) Baykara, Rabia AydoganAmaç: Fibromiyalji sendromunda hastalık şiddeti ile kinezyofobi arasındaki ilişkinin araştırılması amaçlandı.Gereç ve Yöntemler: Prospektif, kesitsel, vaka kontrol araştırması olarak planlanan bu çalışmaya Amerikan Romatoloji Koleji 2010 kriterlerine göre Fibromiyalji sendromu tanısı almış 21-67 yaş arası 149 hasta ile benzer özellikte 92 sağlıklı kontrol dâhil edildi. Hastalık şiddeti için Fibromiyalji Etki Anketi, ağrı şiddeti için vizüel analog skala, kinezyofobi için Tampa Kinezyofobi Ölçeği kullanıldı. Hastaların yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi gibi demografik verileri kaydedildi.Bulgular: Hasta grubu ve sağlıklı kontrol grubu arasında demografik veriler benzerdi. Tampa Kinezyofobi Ölçeği, hasta grubunda ortalama 41.51 (SS:7.31), kontrol grubunda ortalama 35.71 (SS:8.98) olarak bulunmuş olup anlamlı fark vardı (p<0.01. Hastalık şiddeti ile kinezyofobi arasında anlamlı korelasyon mevcuttu (p<0.01). Vizüel analog skala, Fibromiyalji Etki Anketi değerleri ise hasta grubunda kontrol grubuna göre anlamlı farklıydı (p<0.01). Vücut kitle indeksinin düşük (25 kg/m2 ve altı) ve yüksek grupları (25 kg/m2 üstü) ile kinezyofobi arasında anlamlı ilişki yoktu.Sonuç: Fibromiyalji sendromunda hastalık şiddeti arttıkça kinezyofobi de artmaktadır. Bu nedenle fibromiyalji sendromlu hastalarda tedavi planlarken kinezyofobi akılda tutulmalıdır.Öğe İNTERM FİZYOTERAPİ ÖĞRENCİLERİNİN ANATOMİ BİLGİ SEVİYESİNİN OMUZ PROBLEMLİ HASTALARIN TEDAVİSİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ(Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi, 2025) Arpacı, Muhammed Furkan; Erdem, Cumali; Çiçek, İpek Balıkçı; Baykara, Rabia Aydogan; Özdemir, Beyza; Aygül, Gökhan; Denız, Mine ArgalıAMAÇ: Çalışmanın amacı, fizyoterapi stajyer öğrencilerinin omuz kısıtlılığı hastalarının tedavisindeki başarısını ve bu yeterliliğin üst ekstremite anatomisi bilgisi ile ilişkisini belirlemektir. GEREÇ VE YÖNTEM: Üst ekstremite anatomi sınavına 48 stajyer öğrenci alındı. 1. Grupta 45 puanın altında puan alan 20 öğrenci, 2. Grupta ise 45 puanın üzerinde puan alan 28 öğrenci yer aldı. 48 hastaya 4 hafta boyunca, haftalık 5 seans, standart parmak merdiveni ve sopa egzersizleri uygulandı. Hastalara ayrıca kontrol ölçümlerine kadar ev egzersizleri öğretildi. VAS (dinlenme, aktivite, uyku), omuz hareket açıklığı (EHA), SF-36 (sağlık anketi anketi), kol, omuz ve el sakatlığı anketi (DASH) ve hasta memnuniyet anketi (PSQ-18) tedavi öncesi, tedavi sonrası (PostT) ve tedaviden 4 hafta sonra (C) gerçekleştirildi. BULGULAR: Grup 2'deki hastalarda kısa periyotta (PostT) VAS, ROM ve DASH'de istatistiksel olarak anlamlı iyileşme belirlendi. Uzun dönemde (C) her iki gruptaki hastalarda istatistiksel olarak anlamlı iyileşme olduğu ve gruplar arası bir üstünlük olmadığı belirlendi. Grup 2'deki hastalarda kısa periyotta (PostT ) ve uzun periyotta (C), SF-36 değerlendirmesinde istatistiksel olarak anlamlı artış gözlenirken, Grup 1'de bu artış yoktur. PSQ-18'de her iki gruptaki hastalarda istatistiksel anlamlı fark gözlenirken, gruplar arasında anlamlı farklılık yoktur. SONUÇ: Fizyoterapi stajyer öğrencilerinin üst ekstremite anatomisine ilişkin yeterli bilgi sahibi olmaları kısa periyotta etkili olmaktadır. Hastaların uzun periyotta ev egzersizlerine düzenli olarak devam etmesi, anatomi bilgisi eksikliğinden kaynaklanan tedavi kalitesinin düşüklüğünü azaltmaktadır.Öğe Proprotein convertase subtilisin/kexin type 9 and apelin in fibromyalgia syndrome(2024) TAŞ, NEVSUN PIHTILI; Baykara, Rabia Aydogan; KAMANLI, Ayhan; Gürbüz, Ali; CÜRE, Erkan; cure, medine cumhur; Erdem, MehmetObjectives: This study aimed to investigate the potential roles of proprotein convertase subtilisin/ kexin type 9 (PCSK9) and apelin in the etiology of fibromyalgia syndrome (FS). Patients and methods: The retrospective study was conducted between May 2022 and February 2023. Fifty-eight female FS patients (mean age: 45.2±9.9 years; range, 25 to 66 years) and 30 age- and body mass index-matched control subjects (mean age: 43.1±9.9 years; range, 26 to 67 years) were included in the study. Apelin and PCSK9 levels of all individuals were measured using appropriate methods. Results: The levels of PCSK9 (173.2±62.2 vs. 75.1±44.1, p<0.001) and apelin (354.6±195.5 vs. 229.0±83.2, p<0.001) were significantly higher in patients with FS compared to the control group. A positive correlation was found between PCSK9 and apelin levels and various measures, including the Fibromyalgia Impact Questionnaire (FIQ), Symptom Severity Scale (SSS), Pittsburgh Sleep Quality Index (PSQI), and Beck Depression Inventory (BDI). Additionally, there was a positive correlation between apelin levels and FIQ, SSS, PSQI, Beck Anxiety Inventory, and BDI scores. The optimal cutoff value for PCSK9 in predicting FS was 110.0 ng/mL, with a sensitivity of 84.5% and specificity of 83.9% (area under the curve [AUC]=0.920, 95% confidence interval [CI]: 0.852-0.987, p<0.001). For apelin, the optimal cutoff value for predicting FS was 258.8 ng/L, with a sensitivity of 63.8% and specificity of 64.5% (AUC=0.732, 95% CI: 0.623–0.840, p<0.001). Conclusion: Our findings suggest that PCSK9 may play a role in FS etiology and potentially contribute to oxidative stress. Increased apelin levels may be a compensatory response to high oxidative stress, possibly leading to hyperalgesia. Both PCSK9 and apelin can be predictive markers for FS.












